Kuşadası Hakkında;
Kuşadası Aydın iline bağlı bir ilçedir.Yüzölçümü 264 km², nüfusu İlçe Merkez nüfusu 121.493, bu Merkez nüfusun 60526 'si Erkek, 60967'si kadın nüfustür.İlçe Belde/Köy Toplam nüfusudur.Türkiyenin en büyük 3. limanına sahip ve en çok turist çeken şehirlerinden biridir.Birbirinden güzel plajları ile öne çıkar.Yunan ve Hıristiyan tarihinin büyük ölçüsünü barındırır. Tarihi yönü geniş bir şehirdir.Halkın çoğunluğu yerli değil sonradan burada yaşamaya başlayan insanlardan oluşur. Havalimanı ve tren garı yoktur.Kuşadası’na hava yolu ile ulaşmak isteyen turistler en yakın İzmir havalimanına gelip oradan 82 km uzaklıkta izmire ulaşıp servislerle kuşadasına geçebilirler. Bunun dışında çeşitli otobüs firmalarıyla da buraya kolayca ulaşım sağlanabilir.Yılın her döneminde otobüsle ulaşım sağlanabilindiği gibi yazın yoğunluktan dolayı seferler iki katına çıkar ve ulaşım kolaylaşır. Kuşadası Aydın iline 71 km, Kuşadası ise İzmire 101 km mesafede. Kuşadası, İstanbul’a 570 km ve Ankara’ya ise 647 km uzaklıkta. Şehir içi ulaşım minibüs ve taksilerle sağlanır.Yazın sadece bazı saatlerde kullanılabilen birde vapuru vardır.Yazın şehrin nüfusu oldukça fazladır. Yabancı turistlerin çok fazla olduğu bir bölgedir.Kuşadası’nın Yunanistan ve Efes’e yakınlığı yabancı turistleri çeken en büyük etkenlerden biridir. Meryem Ana ve St.Jean kiliselerinin burda bulunuyor olması yabancıların büyük ilgisini çeker.Kuşadası’nda ekonomi diğer tatil beldelerine göre daha uygundur. Etkinlikler ve aktiviteler yönünden çok dolu bir şehirdir. O yüzden internet sitesinden düzenlenen etkinlikleri kontrol etmek önemlidir. Özel günlerde belediyenin düzenlediği konserler, yürüyüşler ve etkinliklere katılmak ücretsizdir. Bu etkinliklerin çoğu sahilde düzenlenir.Ayrıca pek çok kafe, restoran, bar, otel, park, mağaza sahilde bulunur. Boylu boyunca sahil yolu geç yürüyüş hemde saydığımız diğer her şey için oldukça uygundur. Her bütçeye hitap edecek oteller, apartlar ve pansiyonlar bulmak mümkündür. Ama özellikle erken rezervasyon sayesinde fiyatlar daha uygunlaşır haldedir.Kuşadası iş olanakları bakımından Turizm sektörünün ağır bastığı bir şehir olsa da iş konusunda diğer şehirlere göre daha rahattır. İş bulmak ve özellikle yeni bir yer açmak daha az tehlikelidir. Şehrin nispeten küçük oluşu ve halkın yeniliklere açık oluşu yeni iş sahalarına olanak sağlar. Kuşadası’nda yaşamak imkanları zorlamayı gerektirmez.Aile yaşamı ve gençler için uygun bir şehirdir. Eğitim yönünden iyi durumdadır.Pek çok devlet okulu,özel okul ve etüt merkezleri bulunmaktadır.Şehir genel olarak turizmden beslenir.
Kuşadası tarihi hakkında;
Kuşadası’ndaki ilk yerleşimlerin MÖ 3000’li yıllara denk geldiği düşünülmektedir. İlk yerleşen toplulukların ise Orta Anadolu’dan göç etmiş Lelegler ve Karyalıların olduğu tahmin edilmektedir. Bölgedeki ılıman iklimin tarım yapmaya elverişli olduğu gören topluluklar zeytin, incir ve üzüm yetiştirmeye başlamıştır.
MÖ 10. yüzyılda kurulan 12 İyon şehri Ege Bölgesi’nde büyük bir hakimiyet kurmuştur. Kuşadası’nda kurulan Panionion Antik Kenti ise bu şehirlerin önemli kararlar aldığı meclis görevi görmesi bakımından çok önemlidir.
Şehir, MÖ 500’lü yıllarda Persler, MÖ 200 yılında ise Romalılar tarafından istila edilmiştir. Bölge, ilerleyen zamanda deniz ticareti için önemli bir liman görevi görmeye başlamış ve Cenevizliler ve Venedikliler tarafından ele geçirilmiştir. 1413 senesinden sonra ise bölgede Osmanlı hakimiyeti başlamıştır. Bölgenin İpek Yolu üzerinde olması gibi ticari sebepler burasını Osmanlılar için çok cazip bir nokta haline getirmiştir.
I. Dünya Savaşı sonrasında 1919 senesinde bölge Yunanlılar tarafından işgal edilmiştir. 7 Eylül 1922 senesinde ise Kuşadası, resmi olarak Türkiye Cumhuriyeti’nin bir parçası haline gelmiştir. Belde, günümüzde Aydın’ın tarihi değerleri ve muhteşem denizi ile çok fazla tercih edilen turistik noktalarından biridir.
Kuşadası’nın en ünlüleri;
Beldenin simge yapılarından biri haline gelen Güvercin ada Kalesi,Aydın tarihi yerler listesinin en ünlü duraklarının başında gelmektedir.
Kuşadası gezi tavsiyesi, Kuşadası gece hayatı, hava karardıktan sonra eğlenmeyi sevenler için çok ideal.Özellikle Barlar Sokağı, birçok farklı mekanı bünyesinde barındırdığı için gece eğlencesi yapmak isteyenlerin tercih edebileceği yerler arasında bulunuyor.Başta Kadınlar Plajı olmak üzere Kuşadası’nın muhteşem plajlarının tadını çıkarmayı da ihmal etmeyin.Tarihi bir gezi konusunda Kuşadası’ndaki tarihi noktalar yeterli gelmez ise gezinizi biraz daha genişletip kapsamlı bir Aydın tarihi yerler gezisi planlamayı düşünebilirsiniz.
Kuşadası Gezilecek Yerler Listesi;
Kuşadası Milli Parkı 209 kuş türünün görülebildiği Kuşadası Milli Parkı, Kuşadası ve Söke ilçeleri arasında yer alıyor.
Güvercin ada ...
3. Öküz Mehmet Paşa Kervansarayı ...
Zeus Mağarası ...
Kadınlar Denizi (Kadınlar Plajı) ...
Davutlar sahili ve yürüyüş bulvarı ...
7. Dilek Yarımadası Milli Parkı ...
8.Kale içi camii ....
Güvercinada Kalesi;
Kuşadası merkezde Hacıfeyzullah Mahallesi’ne bağlı olan tarihi bir adada bulunuyor.Güvercinada Kalesi’nin b kısmı 1820’li yıllarda Mora İsyanı döneminde Barbaros Hayrettin Paşa tarafından yapılmış. Kalenin surları ise İlyas Ağa tarafından yaptırılmış.Ancak Evliya Çelebi’nin de Seyahatname’sinde böyle bir kaleden bahsetmesinden dolayı, kalenin eski bir yapının üzerine inşa edildiği düşünülüyor ve ilk inşasının 13.ve 14.yüzyılda gerçekleşmiş olabileceği tahmin ediliyor. Daha sonraları pek çok kez bakım ve restorasyon sürecinden geçen kalenin, kapalı kaldığı dönemler de olmuş. Eskiden adanın karayla herhangi bir bağlantısı yokmuş ancak 1957 yılında adaya giden bir köprü yapılmış.Şehir merkezinden keyifli bir yürüyüş yaparak, kolay bir biçimde adaya ulaşabiliyorsunuz.
Neden gitmeliyim?
Büyük bir özenle şekillendirilen Güvercinada Kalesi, beldenin simge yapılarından biri haline gelmiştir. Burası özellikle panoramik Kuşadası manzarası seyretmek ve fotoğraf çekmek için en ideal yerlerin başında gelmektedir.
Kurşunlu Manastırı;
Kuşadası’nın Davutlar mevkiine yaklaşık 10 km uzaklıkta bulunan Kurşunlu Manastırı, Meryem Ana adına denizden 690 metre yükseğe inşa edilmiş bir yapı. 11. yüzyıl Bizans eseri olduğu düşünülen tarihi yapı, keşiş odalarından, şapele kadar keşişlerin yaşamlarını idame ettirebilecekleri pek çok bölümüyle, döneminde ne kadar yoğun olarak kullanıldığını kanıtlıyor. Manastırın 19. yüzyıla kadar aktif bir şekilde kullanıldığı düşünülüyor. Günümüzde manastır ne yazık ki bakımsızlıktan yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalmış durumda.
Tarihi Su Kemerleri;
Kuşadası’nın Efes’le olan bağı sadece km yakınlığı değil. Antik dönemde Efes şehrinin su ihtiyacını karşılayabilmesi için pek çok bölgeden su kemerleriyle su ihtiyacını karşıladığı biliniyor. Bunların içinde Kuşadası’nda yapılan kemerlerde bulunuyor. Kimisinin tarihi çok daha eskilere dayanırken, kimisi daha genç yapılar olarak karşımıza çıkıyor. Şehrin içinde gezerken, ya da Selçuk’a doğru yol alırken dağların arasında pek çok yerde su sarnıçlarını görebiliyorsunuz. Bahçecik Boğazı Su Kemeri, Değirmendere Su Kemeri ve Urgancı Kemeri bu kemerlerin bilinenlerinden.
Kaleiçi camii ;
Sadrazam Öküz Mehmet Paşa Camii olarak da bilinen Kaleiçi Camisi, Kuşadası’nın en eski camisi olarak kabul ediliyor. Şehir merkezinde bulunan cami Öküz Mehmet Paşa tarafından, 1618 yılında Öküz Mehmet Paşa Kervansarayı ile birlikte yaptırılmış. Kendisi, Kuşadası’nın kurucusu olarak bilinmektedir. Caminin adı 2019 senesinde “Öküz Mehmet Paşa Kaleiçi Camii” olarak değiştirilmiştir.Kare şeklinde planla yapılan caminin üstünü büyük bir kubbe örtüyor. Cami inşası sırasında kesme taş, kırma taş, mermer ve tuğla malzemelerinin birlikte kullanıldığı görülüyor. Son olarak 1830 yılında büyük bir onarıma giren camiyi ziyaret etmek istiyorsanız, şehir merkezinde birine sormanız bile yeterli. Camide gerçekleştirilen en son onarım ise 2014 senesinde gerçekleştirilmiştir.
Neden gitmeliyim?
Kaleiçi Camii, Osmanlı mimarisinden günümüze devreden Kuşadası’ndaki en eski camilerden biri olması nedeniyle incelenmesi ve zaman ayrılması gereken yapılardan biridir. Kuşadası’nın çarşıda bulunması itibariyle de konum olarak kolay bir noktada bulunmaktadır.
Öküz Mehmet Paşa Kervansarayı;
1618’de Öküz Mehmet Paşa tarafından Kaleiçi Camii’yle beraber yaptırılan tarihi kervansaray, Kuşadası merkezde iskele yakınında bulunuyor. Geniş avlusu, dikdörtgen yapısı ve heybetli tuğla duvarlarıyla Kuşadası’nın en dikkat çekici yapılarından olan kervansaray, 1966 senesinde restore edilmiş ve günümüzde turistik tesis olarak kullanıma açılmış durumda. Kervansaray içinde tahminen 1 cami (aynı isimle anılıyor), 2 fırın, 1 ahır, 22 dükkan ve 11 istirahat odası bulunmaktadır.
Panionion Antik Kenti;
Melia Antik Kenti olarak bilinen tarihi yerleşim yeri, Kuşadası’nın Davutlar Beldesi’nde bulunan Dilek Dağı’nın Çatallar Tepe kısmında yer alıyor. Antik İyondan, Karya geleneğine kadar pek çok yaşanmışlık ve iz taşıyan antik kentten günümüze çok fazla eser kalmamış. Basamak basamak taşlar halinde kalan yapı ise Antik İyonluların Arkaik Panionion adını verdikleri yapıya ait. Burası, 12 İyon kentinin kurduğu Panonion Birliği için bir meclis görevi görmüştür ve bir tiyatro şeklinde inşa edilmiştir. MÖ 7. yüzyıldan beri kullanılan bölgeye gittiğinizde, tarihi kalıntıların yanı sıra, doğanın harika manzarasına da hayran kalacaksınız.